10 Ekim 2009 Cumartesi

Ulaşılmazlarımız

Hiç bizim olamamıştır çok istediklerimiz. Her zaman farklı yollarda, farklı yönlerde kalmışızdır ve çoğu zamansa istediklerimiz, elde edemediklerimiz bize tam ters olanlardır. Birçok doğru içinde yanlışı buluruz biz, özenle çekip çıkarır, kendimize ayırırız en yanlışı, bu yüzden bize en ulaşılmaz görüneni. Bu yüzdendir ki kanıksamamız bazı farklılık gördüğümüz hataları, değiştirmemiz doğrumuzu, yanlışımızı. Ve hep bu istek nedeniyle değişiriz biz, kimi zaman olmak istemediğimiz, kimi zaman olmak istediğimiz, kimi zaman olmamızı istenen kişi oluruz, kendimizi unuturuz. İçimizde bastırılmış kendimizle ve dışarı gösterdiğimiz kendimizle yaşarız ve bastırılan biz suskun kalır hep, görülmemiştir ki o bir daha biz olsun. Ve biz bizliğimizi, ruhumuzu kaybederek severiz ulaşılmazları, kendimizi bildiğimizi sanarak ve aslında bizden ayrılmış bir bizin duygularıyla, kendimiz içinse duygusuzca . Evet isteğimize ulaşırız, ruhsuz bir şekilde sevilen bir beden olma yolunda! Çoğu zaman geriye ittiği, rafa kaldırdığı paslanmış sorularla kendini bulma yolunda.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder